Dışkı kaçırma, günümüzde toplumun konforunu ciddi şekilde bozan ve bununla karşılaşan hastaların yaşam kalitesini derinden etkileyen önemli bir sorundur. Toplum tarafından olumsuz kabul edilmesi, hastaların utanma duygusunu artırmakta ve çoğu zaman bu durumu gizleme, doktora başvurmama gibi sonuçlara yol açmaktadır. Dışkı kaçırma genellikle daha önce yapılan makat bölgesi cerrahilerinden kaynaklanır; eğer cerrahide gerekli önlemler alınmamışsa, cerrahi sonrasında ya da bir süre sonra bu sorun ortaya çıkabilir. Ayrıca doğumlarda, özellikle zorlu doğumlarda yapılan yırtıklar veya kesiler de ilerleyen yaşlarda dışkı kaçırmaya neden olabilir. Yani bir hastada dışkı kaçırma varsa, bunun altında doğum sonrası oluşan yırtıklar, doğuma bağlı düzgün yapılmamış kesiler veya makat bölgesine yönelik cerrahiler yatmaktadır. Bunun dışında, makat kaslarındaki problemler veya kalın bağırsağın son bölümüne yapılan cerrahiler de dışkı kaçırmaya yol açabilir. Cerrahi nedenlerden kaynaklanan dışkı kaçırmaların bir kısmı önceden tahmin edilebilir ve hastaya açıklanabilir. Ancak, makatın son bölümünde ortaya çıkan kanserlerin tedavisinde kasları korumaya çalışılsa da ileride dışkı kaçırma gelişebileceği hastaya mutlaka anlatılmalıdır. Bu süreçte karar, hasta ile ortak alınmalı ve riskler hakkında bilinçlendirilmelidir. Hemoroid, anal fistül veya anal fissür ameliyatlarında da bu risk her zaman vardır ve hastaya açıkça belirtilmelidir. Normal ve zorlu doğumlarda yapılan epizyotomi gibi müdahalelerde, doğum sırasında oluşan yırtıklar ileri yaşlarda dışkı kaçırma sorununa yol açabilir. Bu nedenle, dışkı veya gaz kaçırma sorunu yaşayan hastaların utanmadan, çekinmeden doğru bir doktora başvurarak tedavi seçeneklerini öğrenmeleri ve uygulanacak önlemler hakkında bilgi edinmeleri son derece önemlidir. Bu şekilde sorun çoğu zaman kolayca çözülebilir ve hastaların yaşam kalitesi korunabilir.